reklam
reklam

Küresel Sumud Filosu Aktivistlerinin Kahramanca Direnişi

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
Küresel Sumud Filosu Aktivistlerinin Kahramanca Direnişi

Küresel Sumud Filosu’ndaki aktivistler, Gazze’deki insani krize karşı barışçıl bir duruş sergileyerek uluslararası sularda İsrail ablukasını kırmaya çalıştı. Mikeno gemisi gibi bazı gemiler Gazze karasularına ulaşarak umut oldular, ancak müdahalelerle ele geçirildiler. 37 Türk aktivist dahil yüzlerce kişi alıkonuldu, ama bu direniş küresel dayanışmayı ateşledi. Aktivistler, soykırıma karşı vicdanlı bir ses olarak tarihe geçti; BM ve dünya liderleri onların yanında durdu.

Bu eylem, sivil toplumun gücünü gösteriyor; aktivistlerin kararlılığı, Filistin halkının direnişini simgeliyor ve uluslararası hukuku ihlal eden müdahaleyi kınıyor.

Küresel Sumud Filosu, Gazze Şeridi’ndeki yasadışı ablukayı kırmak ve insani yardım ulaştırmak amacıyla 2025 yazında başlatılan, sivil toplumun en büyük deniz girişimlerinden biri. Arapça “kararlılık” anlamına gelen “sumud” adıyla, Özgürlük Filosu Koalisyonu, Küresel Gazze Hareketi ve Sumud Nusantara gibi grupların birleşimiyle oluşan filo, 44 ülkeden 500’den fazla aktivist, doktor, gazeteci ve milletvekilini taşıyordu. İspanya’nın Barselona’sı, İtalya’nın Cenova’sı, Tunus ve Yunanistan’dan yola çıkan 40-50 gemi, 300 tondan fazla gıda, ilaç ve tıbbi malzeme ile Gazze’ye doğru ilerledi. Bu barışçıl girişim, İsrail’in 18 yıllık ablukasına karşı küresel vicdanın sesi olarak yükseldi; aktivistler, “soykırıma karşı tarihin doğru tarafında yer almak” motivasyonuyla yola çıktı.

Mikeno Gemisi ve Ablukanın Delinmesi

Filonun öncü gemilerinden Mikeno, Gazze karasularına (9-15 km mesafeye) ulaşarak ablukayı fiilen delen ilk gemi oldu. Türk kaptan Muhammed Huzeyfe Küçükalptekin ve ekibi, “kara gördük” mesajıyla umut yaydı; bu, yıllardır süren denemelerin zaferi olarak kutlandı. Ancak İsrail komandoları gemiye çıkarak ele geçirdi, iletişim koptu. Aktivistler bunu “uluslararası skandal” diye niteledi; Mikeno’nun başarısı, ablukayı delmenin mümkün olduğunu kanıtladı ve direnişi güçlendirdi. Ramazan Tunç gibi Türk delegasyon üyeleri, “İsrail kağıttan kaplan” diyerek moral yükseltti.

Fair Lady ve Diğer Gemilere Yönelik Saldırılar

Fair Lady, motor arızasına rağmen kuşatıldı; aktivistler can yeleklerini giyerek direndi, Zaheera Soomar gibi isimler “bizi izleyin” çağrısı yaptı. Adagio ve diğer gemiler (Alma, Sirius) benzer tacizlere maruz kaldı; dron saldırıları, sinyal kesiciler ve kimyasal spreyler kullanıldı. Marinette gibi son gemiler de ele geçirildi, ama aktivistler “yüksek moral”le Gazze’ye ulaşma taahhütlerini sürdürdü. Alicia Armesto ve Alejandra Martinez gibi İspanyol aktivistler, “hazırlıklıyız, sindirilemeyiz” dedi. Bu saldırılar, sivil gemilere karşı hukuksuzluğu ortaya koydu ve küresel öfkeyi tetikledi.

Alıkonulan Aktivistler ve Türkiye’nin Rolü

462 aktivist Aşdod Limanı’na götürüldü; Greta Thunberg, Thiago Avila, Rima Hassan ve 37 Türk (Osman Çetinkaya, Hüseyin Ordu, Bekir Develi vb.) dahil. Alıkonulanlar kötü muamele (su/yemek yetersizliği, zorla bayrak tutturma) yaşadı, bazıları açlık grevine girdi. Türkiye Dışişleri “terör eylemi” diye kınadı, tahliye uçağı gönderdi; Ahmet Davutoğlu aktivistleri karşılayarak “kahramanlar” diye selamladı. Erdoğan, “Gazze vahşetini dünyaya gösterdi” dedi; balıkçılar Karadeniz’de protesto yaptı, 81 ilde yürüyüşler düzenlendi. Türk aktivistler, “Türkiye’nin gücü yanımızdaydı” diyerek minnettarlık bildirdi.

Küresel Tepkiler ve Dayanışma

BM uzmanları, “flotillayı koru, abluka yasadışı” çağrısı yaptı; Amnesty ve La Vía Campesina, “insani eylem” diye destekledi. Protestolar Roma, İstanbul, Atina ve Buenos Aires’te patladı; İtalya grev ilan etti, Türkiye İHA’larla takip etti. Hamas ve Filistin Dışişleri, “suç” diye kınadı; aktivistler, “başarılıydık, ablukayı kırdık” dedi. Bu, Mavi Marmara’nın devamı; yeni filolar (Özgürlük Filosu) yolda.